Das Odak Kulturzentrum e.V. wurde im Jahre 1998 gegründet. Seitdem organisierte der Verein zahlreiche Veranstaltungen, doch war er immer auf Räumlichkeiten anderer Institutionen angewiesen. Diese organisatorische Schwierigkeit sowie das Vorhaben unser Angebot breiter aufzustellen, haben uns Ende 2013 veranlasst ein eigenes Büro zu mieten. Dazu haben uns vor allem das Engagement und die Solidarität, die wir während der Gezi-Proteste in Münster erlebt haben, motiviert und ermutigt.
Bildung und Solidarität
Unsere Werte und Ziele: Der Mensch als soziales Wesen steht im Mittelpunkt unserer Philosophie; das Leben des Menschen gewinnt in erster Linie in Wechselbeziehung mit den Anderen an Wert und Bedeutung. Bildung und Solidarität sind zwei der wichtigsten Aspekte dieser sozialen Beziehungen und genau in diesen Bereichen in den folgenden Jahren als Kulturzentrum aktiv werden.
Bildung und Solidarität betrachten wir nicht als einseitige Prozesse, in denen die Wissenden die Unwissenden lehren oder die Reichen den Armen einen Gefallen erweisen. Vielmehr möchten wir, dass Bildung und Solidarität in wechselseitigen Beziehungen stattfinden. Dies kann nur mithilfe demokratischer und dialogbasierter Kommunikation entstehen.
Die Beziehungen zwischen Einwanderern und Einheimischen betrachten wir auch aus dieser Perspektive: Integration ist für uns ein Prozess, in dem alle Beteiligten sich in gegenseitigem Austausch befinden und weiterentwickeln.
Sie sind auch herzlich eingeladen, an unseren Veranstaltungen teilzunehmen sowie unserem Verein beizutreten, um diesen Prozess aktiv mitzugestalten.
Biz Kimiz?
Bundan on beş yıl önce kurulan Odak Kültür Merkezi, Münster‘de bugüne kadar büyük, küçük, başarılı, başarısız bir çok etkinliğe imza attı. Tüm bu zaman boyunca etkinlikler ve toplantılar için farklı kuruluşların sağladığı mekanları kullandık. Bunun yarattığı sıkıntılar ve önümüze koyduğumuz büyük hedefler bizi 2013 yılı sonunda kendimize ait bir yer tutmaya yönlendirdi. Bu yolun bizim için büyük zorluklarla dolu olduğunu biliyoruz. Ancak ismimizin de işaret ettiği gibi, Münster´de başta Türkiye kökenliler olmak üzere her gruptan ilerici, demokrat insanlar için bir çekim merkezi, bir „odak“ olmak istiyorsak bu adımı atmak zorundaydık. Özellikle Gezi sürecinde şehrimizde ortaya çıkan fedakarlık ve dayanışma ruhu da bu kararı almamızda etkili oldu.
Eğitim ve Dayanışma
İnsan sosyal bir varlıktır diyoruz. Yani insanın hayatı diğer insanlarla ilişki içerisinde olduğu sürece bir anlam kazanır ve değer bulur. Eğitim ve dayanışma bu sosyal ilişkiler içerisinde bizlerin en çok önemsediği iki ihtiyacı dile getiriyor. İşte, kültür merkezi olarak önümüzdeki yıllarda tam da bu konularda aktif olmak istiyoruz. Bizler eğitim ve dayanışmayı, bilenlerin bilmeyenlere öğrettiği, varlıklıların yoksullara yardım ettiği tek taraflı bir süreç olarak değil, her iki tarafa da katkı sunan, diyaloğa dayalı demokratik bir iletişim olarak görüyoruz.
Göçmenler ile yerli halk arasındaki ilişkiye de bu açıdan bakıyoruz. Bizler için entegrasyon, tüm tarafların karşılıklı etkileşim içinde geliştiği bir süreçtir. Bu sürece katkıda bulunmak üzere derneğimize ve etkinliklerimize katılımınızı bekleriz.